D
ünyanın her köşesinden her an yeni lezzet haberlerinin geldiği
bir yıl geçirdik ve iyi haberlerin devamı da gelecek gibi. Zira
yeni açılan restoranların yanı sıra yeni trendler, pandemiden
bir hayli etkilenen mutfakların derin bir nefes almasını sağladı.
İşte 2023 bitmeden denemek isteyebileceğiniz lezzetler, merakla beklenen
yeni restoranlar…
Pew Research’ün 2021 verilerine göre özellikle Amerika’da yaşayan en
büyük üçüncü grubu oluşturan Filipinliler son on yılda yemeklerinin de
popülerliğini artırdılar. Ama sanırız hiçbiri parlak mor sebze kadar ünlü
olmamıştı. Ube, Filipin’e özgü bir tür tatlı patates ve hem rengi hem de
tatlı aroması yüzünden kokteyllerden tatlı soslarına kadar birçok lezzete
renk katıyor. Hyatt Regency Maui Resort’tun Hindistancevizi Kremalı Ube
Pancake’leri ise bu yılın en meşhurlarından biri oldu.
Peki İtalyan mutfağı ile Japon mutfağı birleşirse ne olur? Cevap: Itameshi.
Ragu ile hazırlanmış Catavelli makarnada edamame ve Japon körisi
arancini olduğunu düşünün. Tabakta bir araya nefis bir şekilde gelmiş iki
lezzetin örneklerinden biri Kimika NYC’de servis ediliyor.
Bu aynı zamanda Amerika’nın Amerikan mirası yemekleri epeyce
dillendirdiği bir yıl oldu. İşte Dunsmoor Los Angeles’ta bu isme uygun
deneyebileceğiniz bir lezzet: Ekşi Sütlü Mısır Ekmeği. İçindeki kaşar ve
acı biber parçalarıyla zenginleştirilmiş ve hoş bir mayhoşlukta tadı olduğu
dillerden dillere dolaşan söylentiler arasında.
“Ormanın Tavuğu” olarak da bilinen maitake mantarı, af+co ve Carbonate
tarafından yürütülen 2023 Trend Raporu’na göre yılın en sevilen mantarı.
Kızartma ya da kavurma için ideal olan maitake mantarları risottodan
tavuklu sandviçe kadar farklı lezzetlere mükemmel bir tuzlu umami
yumruğu ekliyor.
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
Gelelim bu yıl merakla beklenen ve sonunda açılan restoranlara… Buenos
Aires’te 76 kişilik bir restoran olan Kōnā Corner, ünlü Arjantinli şef Narda
Lepes’in Japon mutfağı ve kültürüne olan ömür boyu süren tutkusunun
nihai ifadesi. Belgrano mahallesinde yer alan restoran, geleneksel Japon
yemeklerini modern bir dokunuşla harmanlıyor. Yönetici Şef Pablo
Chinen ve Baş Şef Fernando Kanashiro, açık mutfakta Japon köklerine
ve tekniklerine sadık kalarak çağdaş bir tarzda sunulan bir dizi yemek
yaratıyor. Öne çıkanlar arasında agedashi tofu, Hanetsuki gyoza, tonkatsu,
miso beurre blanc trou ve fukusai - çiğ, pişmiş, salamura ve nukazuke
olmak üzere beş şekilde hazırlanan sebzeler yer alıyor. Kōnā Corner’ın
minimalist tasarımı, gizli aydınlatması ve özel yapım tabak takımları
titizlikle düşünülmüş, zarif ve davetkâr bir ortam yaratmış.
Paris bölgesinin geçtiğimiz yıl en çok merakla beklenen açılışı aslında
başkentin 25 mil güneyindeki küçük Saint-Vrain köyünde bulunuyor: Le
Doyenné. Paris bistronomi hareketindeki etkileriyle tanınan Avustralyalı
şefler James Henry ve Shaun Kelly, 19. yüzyıldan kalma özel bir mülkün
eski ahırlarını, rejeneratif tarım ilkeleri doğrultusunda çalışan bir
çiftlik, restoran ve konukevine dönüştürdüler. Yüzden fazla çeşit yadigâr
meyve, sebze ve ot, baş çiftçi rolünü üstlenen Kelly tarafından titizlikle
yetiştirildikten sonra Henry’nin canlı yemeklerinde yerini alıyor.
Tüm bunlar, açık kirişlere ve bahçeyi yakından gören tavandan tabana
pencerelere sahip geniş bir yemek salonunda antika yemek takımlarında
servis ediliyor.
RavioXO, Dabiz Muñoz’un en yeni restoranı, Madrid’deki üçüncü
restoranı ve üç Michelin yıldızlı restoranı DiverXO’da masa bulamayanlar
için yemeklerini tatmanın heyecan verici bir yolu. Burada hamur işi
ürünler adeta arzu nesnesi. Örneğin tavşan pepitoria yahnisi, sarı aci,
Çin baharatları ve havuç dokularıyla doldurulmuş hamur tatlısı; ya da
Muñoz’un Madrilen yahnisinin ropa vieja, kızarmış nohut, jambon suyu
ve siyah sarmısaklı aioli ile Hong Kong yorumunun yeni bir versiyonu,
bıldırcın, deniz kestanesi ve jalapeno gazpacho ile doldurulmuş salamura
soğuk ravioli.